Madde 6’nin uygulanmasına egemen olan anahtar ilke hakkaniyettir. (Gregačević v. Hırvatistan, § 49). Bununla birlikte, bir yargılamayı adil kılan unsur yalnızca değişmez bir kural olamaz, somut olayın koşullarına tabi olmalıdır. (Ibrahim ve Diğerleri v. Birleşik Krallık [BD], § 250).
Sözleşme’nin 7. maddesinde öngörülen güvence, hukukun üstünlüğünün temel unsurlarından biridir ve Sözleşme’nin 15. maddesi kapsamında savaş zamanında veya başka kamusal bir tehlike halinde dahi askıya alınamayacağı belirtilen bu güvence, Sözleşme ile getirilen koruma sisteminde önemli bir yere sahiptir. Amacından ve konusundan da anlaşıldığı üzere, bu madde, keyfi kovuşturmalara, mahkûmiyet kararlarına ve cezalara karşı etkin güvenceler sunacak şekilde yorumlanmalı ve uygulanmalıdır (S.W./Birleşik Krallık, § 34; C.R./Birleşik Krallık, § 32; Del Río Prada/İspanya [BD], § 77; Vasiliauskas/Litvanya [BD+, § 153).
Dava adı
Mahkeme’nin Hükümet’e yönelttiği sorulara ve başvurucunun Hükümet’e iletilen şikayetlerine ulaşmak için başvuru numarasının üzerine tıklayınız
Dava konusu
1. Gozen v. Türkiye (44969/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
2. Karabulut v. Türkiye (55793/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
3. Yilmaz v. Türkiye (11251/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
4. Ozturk v. Türkiye (36071/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
5. Kocaer v. Türkiye (15915/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
6. Pisken v. Türkiye (28344/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
7. Balta v. Türkiye (26186/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
8. Erkilinc v. Türkiye (19168/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
9. Catkaya v. Türkiye (48658/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
10. Donmez v. Türkiye (52265/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
11. Demirhan v. Türkiye (1595/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
12. Tuzun v. Türkiye (27763/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
13. Seker v. Türkiye (29498/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
14. Karci v. Türkiye (18522/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
15. Mutlu v. Türkiye (41141/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
16. Aydemir v. Türkiye (33274/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
17. Cagliyan v. Türkiye (48152/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
18. Oran v. Türkiye (38286/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
19. Bayram v. Türkiye (43516/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
20. Cekic v. Türkiye (39685/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
21. Demirel v. Türkiye (53950/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
22. Yilmaz v. Türkiye (41333/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
23. Diler v. Türkiye (48337/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
24. Dikmen v. Türkiye (40735/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
25. Mecit v. Türkiye (48389/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
26. Guzel v. Türkiye (33161/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
27. Karadenizli v. Türkiye (51906/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
28. Cetin v. Türkiye (12613/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
29. Yazici v. Türkiye (51882/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
30. Turkhan v. Türkiye (61905/19)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
31. Isik v. Türkiye (2924/23)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
32. Demirden v. Türkiye (49882/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
33. Kaya v. Türkiye (48358/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
34. Sarikaya v. Türkiye (2342/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
35. Hankulu v. Türkiye (36612/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
36. Celik v. Türkiye (37940/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
37. Barak v. Türkiye (36611/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
38. Kirsoy v. Türkiye (9811/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
39. Ates v. Türkiye (45544/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
40. Aldam v. Türkiye (51867/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
41. Ozyigit v. Türkiye (40745/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
42. Gunes v. Türkiye (52450/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
43. Uygun v. Türkiye (24860/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
44. Cetin v. Türkiye (55119/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
45. Gurbuz v. Türkiye (26096/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
46. Aktepe v. Türkiye (585/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
47. Aydin v. Türkiye (29239/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
48. Asar v. Türkiye (17140/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
49. Pinar v. Türkiye (43236/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
50. Altintas v. Türkiye (45177/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
51. Akdogan v. Türkiye (53186/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
52. Bedur v. Türkiye (9528/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
53. Cin v. Türkiye (35839/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
54. Akgul v. Türkiye (2384/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
55. Urhan v. Türkiye (10635/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
56. Oktay v. Türkiye (18009/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
57. Diker v. Türkiye (23663/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
58. Sayan v. Türkiye (22353/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
59. Semerci v. Türkiye (13377/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
60. Kahraman v. Türkiye (11173/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
61. Atalay v. Türkiye (26021/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
62. Celik v. Türkiye (25420/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
63. Ciddi v. Türkiye (20016/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
Madde 6’nin uygulanmasına egemen olan anahtar ilke hakkaniyettir. (Gregačević v. Hırvatistan, § 49). Bununla birlikte, bir yargılamayı adil kılan unsur yalnızca değişmez bir kural olamaz, somut olayın koşullarına tabi olmalıdır. (Ibrahim ve Diğerleri v. Birleşik Krallık [BD], § 250).
Sözleşme’nin 7. maddesinde öngörülen güvence, hukukun üstünlüğünün temel unsurlarından biridir ve Sözleşme’nin 15. maddesi kapsamında savaş zamanında veya başka kamusal bir tehlike halinde dahi askıya alınamayacağı belirtilen bu güvence, Sözleşme ile getirilen koruma sisteminde önemli bir yere sahiptir. Amacından ve konusundan da anlaşıldığı üzere, bu madde, keyfi kovuşturmalara, mahkûmiyet kararlarına ve cezalara karşı etkin güvenceler sunacak şekilde yorumlanmalı ve uygulanmalıdır (S.W./Birleşik Krallık, § 34; C.R./Birleşik Krallık, § 32; Del Río Prada/İspanya [BD], § 77; Vasiliauskas/Litvanya [BD+, § 153).
Dava adı
Mahkeme’nin Hükümet’e yönelttiği sorulara ve başvurucunun Hükümet’e iletilen şikayetlerine ulaşmak için başvuru numarasının üzerine tıklayınız
Dava konusu
1. Gozen v. Türkiye (44969/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
2. Karabulut v. Türkiye (55793/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
3. Yilmaz v. Türkiye (11251/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
4. Ozturk v. Türkiye (36071/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
5. Kocaer v. Türkiye (15915/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
6. Pisken v. Türkiye (28344/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
7. Balta v. Türkiye (26186/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
8. Erkilinc v. Türkiye (19168/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
9. Catkaya v. Türkiye (48658/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
10. Donmez v. Türkiye (52265/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
11. Demirhan v. Türkiye (1595/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
12. Tuzun v. Türkiye (27763/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
13. Seker v. Türkiye (29498/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
14. Karci v. Türkiye (18522/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
15. Mutlu v. Türkiye (41141/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
16. Aydemir v. Türkiye (33274/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
17. Cagliyan v. Türkiye (48152/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
18. Oran v. Türkiye (38286/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
19. Bayram v. Türkiye (43516/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
20. Cekic v. Türkiye (39685/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
21. Demirel v. Türkiye (53950/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
22. Yilmaz v. Türkiye (41333/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
23. Diler v. Türkiye (48337/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
24. Dikmen v. Türkiye (40735/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
25. Mecit v. Türkiye (48389/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
26. Guzel v. Türkiye (33161/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
27. Karadenizli v. Türkiye (51906/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
28. Cetin v. Türkiye (12613/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
29. Yazici v. Türkiye (51882/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
30. Turkhan v. Türkiye (61905/19)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
31. Isik v. Türkiye (2924/23)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
32. Demirden v. Türkiye (49882/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
33. Kaya v. Türkiye (48358/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
34. Sarikaya v. Türkiye (2342/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
35. Hankulu v. Türkiye (36612/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
36. Celik v. Türkiye (37940/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
37. Barak v. Türkiye (36611/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
38. Kirsoy v. Türkiye (9811/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
39. Ates v. Türkiye (45544/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
40. Aldam v. Türkiye (51867/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
41. Ozyigit v. Türkiye (40745/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
42. Gunes v. Türkiye (52450/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
43. Uygun v. Türkiye (24860/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
44. Cetin v. Türkiye (55119/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
45. Gurbuz v. Türkiye (26096/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
46. Aktepe v. Türkiye (585/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
47. Aydin v. Türkiye (29239/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
48. Asar v. Türkiye (17140/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
49. Pinar v. Türkiye (43236/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
50. Altintas v. Türkiye (45177/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
51. Akdogan v. Türkiye (53186/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
52. Bedur v. Türkiye (9528/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
53. Cin v. Türkiye (35839/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
54. Akgul v. Türkiye (2384/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
55. Urhan v. Türkiye (10635/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
56. Oktay v. Türkiye (18009/20)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
57. Diker v. Türkiye (23663/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
58. Sayan v. Türkiye (22353/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
59. Semerci v. Türkiye (13377/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
60. Kahraman v. Türkiye (11173/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
61. Aktas v. Türkiye (1254/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
62. Celik v. Türkiye (25420/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
63. Ciddi v. Türkiye (20016/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
64. Tanis v. Türkiye (10369/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
65. Vardal v. Türkiye (12092/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
66. Soztutan v. Türkiye (39825/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
67. Yozgat v. Türkiye (11969/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
68. Kaya v. Türkiye (41926/21)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.
69. Eryigit v. Türkiye (39441/22)
Dava esas olarak, başvurucunun Türk makamları tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminin arkasında olduğu düşünülen ve “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması” olarak tanımlanan silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkûm edilmesi ile ilgilidir.
Başvurucunun mahkûmiyet kararı, diğer hususların yanı sıra, başvurucunun şifreli mesajlaşma uygulaması “ByLock”u kullandığı iddiasına dayandırılmıştır; yerel mahkemeler bu uygulamanın münhasıran FETÖ/PDY üyeleri tarafından kullanıldığını ve bu nedenle bir kişinin FETÖ/PDY’nin hiyerarşik yapısının bir parçası olduğunu kanıtlamak için tek başına yeterli delil teşkil ettiğini belirtmiştir.